T.C. Kültür Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Doç. Dr. Abdurrahman Çelik "Kültür Endüstrisi"ni Yazdı

Haberden haberim olduğunda, samimi olarak söylüyorum ki, ilginç bir tesadüf ile “sinema devlet” ilişkisi hakkında Türk basınında bugüne kadar çıkmış haberler üzerine “derin derin” düşünüyordum. Çünkü kütüphanede şakır şakır sayfa çevirdikçe önüme hep bu konu ile ilgili haberler geliyordu. Haberden haberim iPhone sayesinde oldu! Bu iPhone denen telefonların da bu güzelliği var işte. Kütüphanede 1970’li yılların gazete ve dergilerini karıştırıp dururken birden size yarının haberi geliyor. “Ding dong!” Biliyorsunuz ki, telefonunuza bağladığınız mail kutularından birine bir posta düşmüştür. İster istemez eliniz telefona gidiyor ve okuyorsunuz gelen iletiyi. Bu seferki gerçekten de hiç beklemediğim bir haberdi. Bunca zamandır Abdurrahman Bey ile görüşürüz, konuşuruz bir kitap yazdığından haberim olmamıştı.  Hatta bundan 20 gün kadar önce Ankara’da makamında konuştuğumuzda da bana bir bilgi vermemişti. (İçerlesem mi şimdi bilmem?)

Haber şöyle:
“T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Doç. Dr. Abdurrahman Çelik tarafından yazılan “Kültür Endüstrisi” isimli kitap yayınlandı. Literatür Yayıncılık tarafından okurlara ulaştırılan kitabında Abdurrahman Çelik, sanat ve kültür dünyasının gündemindeki pek çok konuya temas ediyor. Bunlar arasında Telif Hakları, Kültür Politikaları, Kültür Endüstrisi Kavramı, Devletin Kültür Üretimi, Müzik Sektörü, Sinema Sektörü, Kültür Yatırımları ve Sponsorluk, AB Kültür Ekonomisi, ABD ve Diğer Ülkeler Kültür Ekonomisi ve Fikir Hırsızlığı ‘Korsan’ Ekonomisi gibi başlıklar ve bölümler bulunuyor. Çelik, kitabında, dünyada ve Türkiye’de önemi günden güne artmakta olan kültür endüstrisi kavramına kapsamlı bir şekilde eğiliyor. Çelik’in uzun yıllardır üzerinde çalıştığı kitapta, kültür endüstrisi, Türkiye’de üretilen kültür ürünlerinin nitelikleri, bunların ekonomik hayattaki oranları ve devletin bu oranlara katkısı farklı sektörler açısından dünya ülkelerinden örneklerle karşılaştırmalı olarak ele alınıyor.”

Kitap hala elime geçmedi, okumadım. Bu yüzden bir fikir yürütmeyeceğim. Tanıdığım kadarı ile bir işe ince eleyip sıkı dokumadan başlamayan Dr. Abdurrahman Çelik’in bu eseri hazırlarken çok ciddiye aldığını rahatlıkla söyleyebilirim. Okuduktan sonra aynı kanaati taşıyacağıma dair hissim kuvvetli… Tabii okuduktan sonra burada sizlerle konunun detaylarını da paylaşmış olacağım.

Şimdilik Sayın Abdurrahman Çelik’e hayırlı olsun diyorum!