COLİ’Mİ HATIRLADIM! Angelina Jolie’nin Ajan salt’u canlandırdığı komik aksiyonu zevkle seyrettim. Çünkü Jolie’nin adını her duyduğumda çocukluğumda can yoldaşım olan minik Coli’mi hatırlıyorum. Bu küçük, karalı beyazlı köpek hayatımızın neşesiydi. Çok çevikti, sürekli atlar, zıplardı.
Annesi öldüğü için onu kedilerle büyütmüştük bu yüzden kimi kedi davranışlarına sahipti. Mesela onu yüksekten sırt üstü attığınızda tıpkı kediler gibi vücudunu havada çevirerek dört ayak üzerine düşerdi. Mesela onu bir yüksek yere çıkarttığınızda daldan dala atlayarak (yüreğimiz ağzımıza gelirdi düşecek ve kemikleri kırılacak diye) yere inmeyi başarırdı. Mahallemizin köpek sürüsü bir çete gibi davranırdı. Yabancıları ve minikleri paramparça ederdi. Kaç köpek çetesi benim Coli’min peşine düştüğü halde onu ele geçiremedi. Hatta benim Coli’m, bir keresinde, gece yarısı lağam logarına ayağı sıkışan en büyük köpek çetesinin reisini, çığlık çığlığa havlayıp mahalleyi uyandırarak kurtarmıştı…
Şimdi Angeline Jolie’yi izlerken neden kendi Coli’mi hatırladığımı anlamışsınızdır umarım.
Ajan Salt filminizi bu bakımdan izlemenizi tavsiye ederim. Salt’ın öyküsü pek çok “çıkış yok” filmi hikâyesini veya “uyutulmuş Sovyet ajanı” efsanesini hatırlatıyor olsa da Angeline’nın davranışları size mutlaka çocukluğunuzda yaşadığınız bir şeyleri anımsatacaktır…
Üstelik filmden çıktıktan sonra şöyle diyebilirsiniz: “Böyle bir kadına sahip olmayı hangi erkek istemez?”
06 Ağustos 2010, Bizim Gazete
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder