Zeki Ökten'in Ardından

Zeki Ökten'in vefat haberini duyduğumda Çiçek Bar'da Kemal Sunal ve bir kaç değişmez akadaşı ile hep aynı köşe masada oturduğunu hatırladım.... Daha sonra da Şerif Gören ile beraber çektikleri Kan filmi için attığım başlığı: "Muhteşem bir başlangıç..." Aynı film için Cumhuriyet'in sinema yazarı ise "Görkemli bir başlangıç" başlığı atmıştı. İksi de aynı gün yayınlandığı için bu ilginç bir yorum birliği idi... Sadece selamlaşırdık. Uzaktan tanıdığım yönetmenlerden biriydi.  Mesela Şerif Gören ile hiç değilse ara sıra laflaşır, birbirimize bir şeyler anlatırdık. Ama Zeki Ökten ile hiç muhabbetimiz olmadı. Tuhaf...
Filmlerinin hikayeleri daima bir sosyal taşlama ve gerçekçi olma çabası ile yazılmış metinlerdi. Dünya görüşü ona ne söylüyorsa samimiyetle onu yapıyordu. Sinemasının estetik temellerini ve yetkinliğini değerlendirmek için filmlerini birer kere daha izlemek gerek. Bu yüzden bir hükme varmıyorum. Şu soru her zaman aklıma takılmıştır: Ustası Atıf Yılmaz kadar yetkin bir estetik oluşturmuş muydu?

Son filmi Çinliler Geliyor'da yine Batı'nın ekonomik ve kültürel başatlığına karşı geleneksel hayattan kesitler vererek yok olup giden ve bir daha asla yerine konulamayacakları anlatıyordu. İlginçtir ki, bu Atıf Yılmaz'ın Ah Güzel İstanbul filminin izleğine denk düşen bir izlekti...

***

Zeki Ökten'e Tanrı'dan rahmet, başta eşi Güler Hanım olmak üzere diğer yakınlarına, dostlarına, arkadaşlarına sabır diliyorum.